-
Ortaokul
-
6.Sınıf
-
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi
-
Hz. Muhammed'in Hayatı
-
6.4.3 Hz. Muhammed'in s.a.v. Daveti: Medine Dönemi
DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ
6. SINIF 4. ÜNİTE KONU ÖZETLERİ
6.4.3 Hz. Muhammed'in s.a.v. Daveti: Medine Dönemi
Peygamber Efendimiz Medine'ye hicret ettiğinde ilk önce
bir mescit yaptırdı. Bu mescide Mescid-i Nebî adı verildi. Burası sadece namaz
kılınan bir yer olmayıp çok amaçlı bir kurum görevi görüyordu. Ayrıca Mescid-i
Nebi'nin bitişiğine Suffe adı verilen odalar yaptırdı.
Mescid-i Nebinin İşlevi:
» Hz. Muhammed her fırsatta Müslümanları burada toplayıp onlara İslam'ın
ilkelerini anlatıyordu.
» Özellikle namazlardan sonra bir müddet mescidde kalıp Müslümanlara nasihat
ediyordu.
» Medine dışından gelen misafirleri, yabancı ülke temsilcilerini burada
ağırlıyor, onları İslam'a davet ediyordu.
Eğitim-Öğretim Etkinlikleri: Peygamberimiz Mescid-i Nebi'nin
bitişiğine Suffe adı verilen odalar yaptırdı. Burada yoksul, kimsesiz, yetim
kişileri barındırdı. Ayrıca bizzat onlara öğretmenlik yaptı. Onları birer İslam
alimi olarak yetiştirip başka şehirlere, topluluklara Müslümanlığı anlatmak
için gönderdi.
Toplumsal Barışın Kurulması
Peygamber Efendimiz Medine'ye geldikten sonra bu şehirde yaşayan insanlar ve
farklı dini gruplar arasında toplumsal barışın sağlanması için bazı çalışmalar
yaptı.
» Mekke'den gelen muhacirlerden her birini, Medineli ensardan biri ile kardeş
ilan etti. Kendisine de Hz. Ali'yi kardeş seçti.
» Yıllardır birbirleriyle çatışma halinde olan Evs ve Hazreç kabilelerini
barıştırdı.
» Medine'de yaşayan tüm dinî gruplarla (Müslümanlar, müşrik Arap kabileleri,
Yahudiler) "Medine Sözleşmesi" anlaşmasını yaptı. Buna göre herkes
Medine'yi dış saldırılara karşı beraberce savunacak, Medine'de özgür bir ortam
olacaktı.
Medine sözleşmesinin bazı maddeleri:
» Müslümanlarla Yahudiler barış içinde yaşayacaklar.
» Yahudiler kendi dinlerinde serbest olacaklar.
» Dışarıdan bir saldırı olursa Medine birlikte savunulacak.
» Müslümanlarla Yahudiler arasında herhangi bir anlaşmazlık çıkarsa Hz.
Muhammed hakem kabul edilecek.
» İki taraftan biri, üçüncü bir tarafla savaşırsa diğer taraf yardımcı olacak.
İslam dininin Medine'de hızla yayılması Mekkelileri endişelendirdi. Çünkü bir
gün Müslümanların Mekke'yi ele geçirmelerinden korktular. Müslümanların
güçlenmelerini önlemek için hazırlık yapmaya başladılar.
Bedir Savaşı (624): Mekkeliler hicretten sonra Müslümanların
Mekke'de geride kalan eşyalarını yağmaladılar. Bunun üzerine Peygamberimiz
Medine'den geçmesi planlanan bir Mekke kervanının yolunu kesmeye karar verdi.
Bu haberi alan Mekkeli müşrikler bir ordu hazırladılar ve Medine'ye doğru yola
çıktılar. Müslümanlar 300 kadar, Mekkeliler ise 1000 kadardı. Müslümanlar ile
Mekkeli müşrikler 624 yılında Bedir kuyuları yanında karşılaştılar ve savaşı
Müslümanlar kazandı. Peygamberimiz Bedir Savaşı'nda esir aldığı müşrikleri, her
biri on Müslümana okuma-yazma öğretmek şartıyla serbest bıraktı.
Uhud Savaşı (625): Mekkeli müşrikler Bedir'in intikamını almak
amacıyla 625 yılında Medine'ye doğru 3000 kişilik bir orduyla harekete
geçtiler. Peygamberimiz onları 700 kişilik İslam ordusuyla Uhut'ta karşıladı.
Hz. Muhammed kritik bir yer olan Uhud Dağı eteklerine elli okçu yerleştirdi ve
onlara "Asla yerinizi terk etmeyin" dedi. Savaşın ilk aşamasında
Müslümanlar müşrikleri bozguna uğratınca okçular savaşı kazandık diye yerlerini
terk ettiler. Bu durumu fırsat bilen düşman atlı birlikleri dağın arkasından
dolanıp Müslümanları araya sıkıştırdılar. Bu savaşta müşrikler 23 ölü,
Müslümanlar 70 şehit verdi. Peygamberimizin amcası Hz. Hamza da şehitler
arasındaydı. Hz. Muhammed (s.a.v.) de bu savaşta yaralandı. Bu savaşta
okçuların yerlerini terk etmeleri, Peygamberimizin sözüne uymanın ne kadar
önemli olduğu konusunda Müslümanlara bir ders oldu.
Hendek Savaşı (627): Uhud Savaşında istediklerini tam olarak elde
edemeyen Mekkeli müşrikler yaklaşık 12000 kişilik bir orduyla 627 yılında
tekrar Medine'ye doğru yola çıktılar. Bunu haber alan Peygamberimiz,
arkadaşlarıyla durumu görüşüp savunma amacıyla Medine şehrinin etrafına geniş
ve derin bir hendek kazdırdı. Hendeği görünce şaşıran müşrikler yaklaşık bir ay
kuşatma yaptılar. Sonunda askerin morali kırıldı ve müşrikler Mekke'ye dönmek
zorunda kaldılar. Bu savaştan sonra Mekkeliler bir daha Müslümanlara saldırma
cesaretini gösteremediler.
Hudeybiye Antlaşması (628): Peygamberimiz hicretin altıncı yılında
Kabe'yi ziyaret etmek amacıyla 1500 Müslümanla Medine'den yola çıktı. Bunu
haber alan müşrikler onları engellemeye çalıştılar. Bunun üzerine Hudeybiye
denilen yerde iki taraf arasında bir anlaşma imzalandı. Hudeybiye Antlaşması,
Mekkelilerin Müslümanları resmen tanıdıkları ilk antlaşma oldu. Bu antlaşmayla
sağlanan barış ortamında birçok Arap kabilesi Müslüman oldu. Ayrıca
Peygamberimiz Bizans, İran, Mısır ve Habeşistan ülkelerinin hükümdarlarına
elçilerle İslam'a davet mektupları yolladı.
Hudeybiye Antlaşmasının Maddeleri:
» Müslümanlar Kabe'yi ancak ertesi yıl ziyaret edebilecekler, yalnız orada üç
günden fazla kalamayacaklardı.
» İki taraf birbiriyle on yıl savaşmayacaktı.
» Mekkeli bir kimse İslam'ı kabul edip Medine'ye sığınırsa iade edilecek,
Medineli bir Müslüman Mekke'ye sığınırsa geri verilmeyecekti.
Mekke'nin Fethi (630): Hudeybiye antlaşmasından iki yıl sonra
Mekkeli müşrikler antlaşmayı bozdular. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz
Mekke'yi fethetmek üzere 10.000 kişilik bir orduyla yola çıktı. Müşrikler karşı
koymadan ve önemli bir çatışma olmadan Mekke 630 yılında Müslümanlar tarafından
fethedildi. Hz. Muhammed (s.a.v.) Kabe'yi putlardan temizletti ve orada Allah'a
şükür için namaz kıldı. Ardından Mekkelilere bir konuşma yaptı. Artık
düşmanlıkların, kavgaların sona erdiğini, gerçek üstünlüğün takvada olduğunu
söyleyip genel af ilan etti ve herkesi bağışladı. Bu tutum karşısında
Mekkelilerin büyük bir kısmı İslam'ı kabul etti.
Henüz yorum yapılmamış.